Bar-Ilan Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nden çığır açan bir gelişme, sağlık teknolojisi dünyasında devrim yaratıyor. Profesör Doron Naveh ve ekibi, geleneksel olarak büyük hacimli optik algılama cihazlarının yerini alma sözü veren kompakt bir cihazı tanıttı. Bu yenilikçi cihaz, akıllı telefonlar aracılığıyla kan şekeri ölçümlerini kolaylaştırmak için tasarlandı.
Şu anda konsept kanıtlama aşamasında olan bu oyunun kurallarını değiştiren teknoloji, yapay zekanın ve uyarlanabilir algılama mekanizmalarının gücünden güç alıyor. Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, bu çabanın ardındaki temel amaç, günlük teknolojiyle kusursuz bir şekilde bütünleşen, kan şekeri ölçümlerini zahmetsiz ve erişilebilir hale getiren, kullanıcı dostu bir ürün üretmektir.
Böyle bir yeniliğe olan ihtiyaç ortadadır. Işık özelliklerini ayırt etmek için gerekli olan mevcut optik algılama cihazları geleneksel olarak büyük ve maliyetlidir ve hastanelerdeki tıbbi değerlendirmeler gibi özel testler için ayrılmıştır. Bununla birlikte, Bar-Ilan Üniversitesi’ndeki ABD ve Avusturya’dan uzmanların ortak çalışmasıyla yürütülen araştırma ve geliştirme, kompakt, yapay zeka destekli bir alternatifin yolunu açıyor.
Deneyimsiz olanlar için, optik algılama cihazları, ışığı içlerinden geçirerek veya yansıtarak malzeme özelliklerini ölçer. Her ne kadar öncelikli olarak tıp ve araştırma alanlarına hizmet etseler de, bu yeni cihazın akıllı telefonlara entegrasyonu onları evdeki vazgeçilmezler haline getirebilir. Prof. Naveh’in öngördüğü gibi bu, “şeylerin yelpazesi” adını verdiği bir olasılıklar dünyasının kapılarını açıyor.
Bu İsrailli buluşunun potansiyel uygulamalarına daha derinlemesine bakıldığında, sarf malzemelerinin çeşitli özellikleri ölçülebilir. Bu, yiyeceklerdeki sodyum konsantrasyonlarının, öğelerin renginin belirlenmesini ve hatta kimyasal bileşimlerinin bir dereceye kadar çıkarılmasını içerir. Günlük senaryolarda içecek içeriğini, süt ürünlerindeki yağ yüzdelerini ölçebilir veya zeytinyağı, bal veya limon suyu gibi ürünlerin saflığını doğrulayabilir.
Ancak mucize burada bitmiyor. Gelecekte bireylerin mobil cihazlarda küçük spektrometreler kullandığını, antioksidan düzeylerini ölçmekten kan şekeri konsantrasyonlarını kontrol etmeye kadar çeşitli kendi kendine testler gerçekleştirdiğini görebiliriz. Teknik açıdan bakıldığında, bu yeni buluşta geleneksel optik cihaz bileşenleri uyarlanabilir bir sensörle değiştirilmiştir. Algoritmalar ve verilerle birleştirilen bu sensör, ışık özelliklerinin algılanmasını kolaylaştırır. Bu değiştirme aynalara, merceklere, prizmalara ve kameralara olan ihtiyacı ortadan kaldırır.
Mekaniği detaylandıran Prof. Naveh, sistemin çok yönlü yaklaşımını anlatıyor: Çeşitli etkilere tepkisini değiştiren uyarlanabilir algılama, ölçüm eğitimi için veri toplama ve bu ölçümleri yorumlayan algoritma odaklı bir sinir ağı. Bu kombinasyon, yalnızca ışığın fiziksel özelliklerini ayırt etmekle kalmıyor, aynı zamanda bir dizi dedektör içerisinde hesaplamalar yapmasını da sağlıyor.
Prof. Naveh bu teknolojinin potansiyel uygulamaları konusunda iyimser. “İleriye baktığımızda, bu sensörler, özellikle mobil ortamlarda, ışığın yansıması veya iletimi yoluyla madde özelliklerini ayırt eden çok sayıda sisteme entegre olacak” yorumunu yaptı. “Neredeyse her şeyin spektral imzasını ölçüp analiz etmenin, hatta telefonlarımız aracılığıyla kan dolaşımımızdaki glikoz, alkol veya oksijen seviyelerinin belirlenmesinin potansiyelini hayal edin.”